Değerli Dostlar,
Bu ay, özel iki günü birlikte yaşadık. 10 Kasım’da Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve özlemle anarken; 24 Kasım’da ise geleceğimize ışık tutan tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü kutladık.
Öte yandan, her ay olduğu gibi sektörümüzün gelişimine katkı sunan önemli temaslar, etkinlikler ve değerlendirme toplantıları ile yoğun bir gündemi geride bıraktık. TGDF olarak, ülkemizin gıda ve içecek sanayine yön veren tüm başlıklarda hem paydaşlarımızla hem de kamu kurumlarımızla yakın iş birliği içinde çalışmayı sürdürüyoruz. Bu yaklaşımımız, Federasyonumuzun “sektörel dayanışma ve ortak akıl” vizyonunun temelini oluşturmaktadır.
Sektörümüzün geleceği açısından büyük önem taşıyan 14. Gıda Mühendisliği Kongresine katılım sağladık. Gıda mühendisliğinin değişen ihtiyaçları, dijitalleşme, kalite güvence sistemleri ve sürdürülebilir üretim modelleri üzerine yapılan değerlendirmeler, sektörümüzün geleceğine ışık tutan nitelikteydi. Federasyonumuzun da vurguladığı üzere, gıda mühendisliği mesleğinin güçlenmesi hem sektörün rekabetçiliği hem de toplum sağlığı açısından stratejik bir yatırımdır.
Ayrıca bu ay, Federasyonumuzun koordinasyon rolünü güçlendiren Sanayi İrtibat Kurulu ve Dış İlişkiler Komitesi toplantılarını da başarıyla gerçekleştirdik. Gerek sanayinin ihtiyaçlarını bütüncül şekilde ele alan teknik değerlendirmeler, gerekse uluslararası gelişmelerin sektörümüze etkilerine yönelik yapılan paylaşımlar, ortak akıl üretme yaklaşımımızı daha da pekiştirdi. Bu toplantılarda ortaya konan görüşler hem yürüttüğümüz çalışmalara hem de kamu kurumlarıyla yürüttüğümüz diyalog süreçlerine önemli katkılar sağladı.
Sevgili Arkadaşlar,
Aynı zamanda, FAO iş birliğiyle iki önemli etkinlikte yer aldık. İlki, COP30 kapsamında düzenlenen “Türkiye’nin Convergence Initiative Deneyimi: Gıda Sistemleri Dönüşümü ve İklim Eylemi” etkinliği oldu. Etkinlikte, Türkiye’nin gıda sistemleri–iklim bütünleşmesine yönelik yol haritası uluslararası paydaşlarla paylaşıldı. Bu çok paydaşlı yapının, gıda güvenilirliği ve sürdürülebilir üretim hedeflerine nasıl katkı sunduğuna dair yapılan değerlendirmeler, ülkemizin küresel platformlardaki görünürlüğünü artırma açısından son derece değerliydi.
Bir diğer önemli etkinlik ise FAO–TÜSİAD ortak çalışması kapsamında düzenlenen “Türkiye’de Tarım Kooperatiflerinde İş Modelleri Araştırması” Değerlendirme Çalıştayı oldu. Federasyonumuzun bu süreçlerde aktif katkı sunması, üretici örgütlenmesinin güçlendirilmesi ve değer zinciri bütünlüğünün sağlanması bakımından büyük önem taşımaktadır.
Tüm bu çalışmaların ortak noktası; bilime dayalı, sürdürülebilir, ihracata açık ve rekabetçi bir gıda sanayi hedefimizdir. Federasyonumuzun ana misyonu, sektörümüzün yalnızca bugünü değil, uzun vadeli geleceği için de sağlam bir çerçeve oluşturmak ve tüm paydaşlarla iş birliği içerisinde hareket etmektir.
Bu vesileyle, katkı sunan tüm üyelerimize ve paydaş kurumlarımıza teşekkür ediyor; önümüzdeki dönemde de aynı kararlılık ve ortak akılla Türkiye gıda ve içecek sanayini daha ileri taşımaya devam edeceğimizi belirtmek istiyorum.
Bir sonraki vizyonda görüşmek üzere sizleri saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
Demir Şarman
TGDF Yönetim Kurulu Başkanı